Kafa nereye biz oraya şarkısını dinleyerek şirkete geldiğim, marjinalliğin tavan yaptığı bir günden hepinize merhaba :) Yine "fak dı sistım" dediğim bir günde sıcak yatağımdan kalkarak işe geldim. Zar zor ayılmaya çalışırken haberleri okuyordum ki gözüme Tom Cruise'dan olma, Katie Holmes'den doğma Suri Cruise'un günlük programı takıldı. Ben uykum açılmasın diye yüzümü yıkamayıp arabada salyalarımı akıtarak 15-20 dakika daha uyumanın derdindeyken,
"el kadar bebenin günlük programlarına bak bir de" diyerek kendime acıdım. Efendim bebe'nin programı şöle:
08:00 Kahvaltı
09:00 Jimnastik
10:00 Fransızca ve İspanyolca dersi
12:00 Anneyle alışveriş
14:00 Bale, modern dans dersi
16:00 Sanat dersi
18:00 Scientology oturumu
20:00 Babanın arkadaşlarıyla yemek
23:00 Uyuma
Hakkındaki haberleri okuyunca biraz hayrete düştüm biraz da üzüldüm bu dünya güzeli bebe için. Anne ve babasının şöhreti yüzünden omuzlarına gereksiz bir yük binmiş ve sayısız eleştirilerin kurbanı olmuş zavallı bebe diye düşünürken, 150 bin dolarlık ayakkabı koleksiyonu olduğunu ve bugüne kadar kıyafetlerine 3 milyon dolar harcadığını öğrendiğimde "nihayetinde zengin ve bizim dünya gözüyle göremeyeceğimiz bir servete sahiptir. Zaten büyüdüğünde de psikologlar filan halleder her bir sorununu vs." diyerek yine kendime acımaya devam ettim!
Biraz bu bebe'den bahsedecek olursak; kendisi daha 5 yaşında olmasına rağmen, "dünyanın en iyi giyinen bla bla listesinde" ilk yirminin içindedir. Ayrıca dünyaca ünlü modacıların, adına koleksiyon hazırladığı bir moda bebesidir.
Makyaja meraklı olup yaşıtlarıyla oyun kurmak yerine böörbirilerde alışverişi tercih eder. (Bende de o kadar para olsa ben de gider günün her saati alışveriş yapardım ne uğraşcam dötü b.klularla. hıh!
Makyaja meraklı olup yaşıtlarıyla oyun kurmak yerine böörbirilerde alışverişi tercih eder. (Bende de o kadar para olsa ben de gider günün her saati alışveriş yapardım ne uğraşcam dötü b.klularla. hıh!
Aynı zamanda "dünya'da en çok fotosu çekilen bebeği" ünvanına sahiptir. Bakarmısınız şu sevimliliğe :)
Malasef doğar doğmaz anne-babasının üye olduğu tarikata malzeme olmuştur ve de plesantasını yiyen şuursuz bir babaya sahiptir.
Aynı baba kızının b.kunu heykel yapmaktan çekinmemiştir.
Araştırmalarım neticesinde şu karara vardım ki: Bu kızın anası daha bir akıllı gibi, umarım anasına çeker.
Ya da kime benzerse benzesin biz kendi derdimize yanalım sevgili okurlar...
Ben günün bu saatinde hala sisteme saydırırken O sanıyorum şu anda Annesiyle alışverişte "babasının arkadaşlarıyla" yiyeceği yemekte giyeceği elbisesini alıyordur.
Hu huu orda biri var mı? yoksa ben kendi kendime mi konuşuyorum? :)
6 yorum:
Merhabalar,
Blogunun sıkı takipçisi olacağımı hisseder gibiyim demedi demeyin:)
Ben bu bebenin yağmurlu bir havada annesinin ayağında çizmeler kendisinin ayağında ise topuklu ayakkabı ile çekilmiş fotoğrafını gördüğüm andan sonra bu faaliyet tablosuna, manyak ötesi babasına daha bi az şaşırdım.
Sevgiler..
Teşekkürler bunu saymam her zaman beklerim:)
Bayıldım sitene çok güzel :))
anasının elleri nebiçim yahu (: hem böyle şirin bir bebeden o ebatta pok çıkmasıda garip D: birde sabahın köründe kalkıp gece 23 de uyumasına şaşırdım, hoş şaşırıcak neleri var daha (((:
melenk
Teşekkür ederim Velev ki Huysuzum :) Bu çocuğu büyüdüğünde nasıl bir psikolojide olacağını çok merak ediyorum :)
Trendsum yine harika yorumlar yapmışsın :)))) Ben de bloguna kısa bi süre önce rastlayanlardan ve sonrasında hergün acep bugün neye gülecez diye müptelası olanlardanım :)) Zavallım Suri'ye gelecek olursak, bu yavrunun tüm çektiği manyak babasının önemli bir mevkide olduğu o garip tarikat yüzündendir... Çocukların küçük bedendeki yetişkinler olduğuna inanarak ne isterse yapmasına izin veriyorlarmış.. O yüzden kış günü terlikli, gündüz vakti kıpkırmızı rujlu görüyoruz kendisini.. annesi müdahale edemiyor çünkü tarikat kuralları! 1-2 seneye alkole sigaraya da başlarsa kendi kararı diye elleşmiycekler bak görürsün :P
Yorum Gönder